Evrensel eğitim standartları denince, eğitim sektörü dışındaki neredeyse hiç kimsenin kafasında bir imaj belirmez. Oysa, Milli Eğitim Bakanlığının standartlar yönergesini bir kez görmüş olanlar, standartların ne olduğunu çok iyi bilirler. Ancak elbette standart denince yalnızca fiziksel standartlar değil, eğitimin niteliğini belirleyen standartların da dikkate alınması gerektiği çok açıktır. Evrensel olarak tek tip bir standart elbette yoktur. Ancak optimum vasıflarda bir eğitim verilebilmesi için sahip olunması gereken asgari evrensel eğitim standartlarından elbette bahsedilebilir. Örneğin, “bir sınıfta 400 kişi olmamalıdır” şeklinde bir yargı muhakkak bir evrensel yargıdır. Ancak “sınıfta 10 kişi olur” veya “20 kişi olur” şeklindeki bir standart ülkenin koşullarına göre değişiklik gösterebilir. Örneğin, İsveç gibi, nüfus yoğunluğu düşük bir ülkede sınıflarda 10 kişi olabilirken, Hindistan’da bu pek mümkün değildir.
Ülkemiz gibi orta sınıfta yer alan ülkelerde ise durum ülkenin sınıfı ile doğru orantılı olarak ortadadır. Geçmiş yıllarda eğitim yatırımlarının zayıf olması sebebiyle özellikle devlet okullarında mevcutlar 100 kişiye varabiliyorken, günümüzde bu rakam bir miktar kontrol altına alınmış ve 40’ın altına indirilmiş durumdadır. Tabii buna sebep olarak sadece reformlar değil, eğitim yatırımlarının artması da gösterilebilir. Ancak esas olarak eğitime bakış açısının değişmiş olmasının tüm süreçler üzerinde ciddi düzeyde etkin olduğu söylenmelidir.
Artık çok iyi biliyoruz ki, eğitim vasıflarının yükseltilmesi, ülkenin diğer ülkeler ile yarışabilir hale gelmesi için birinci derece önceliği olmalıdır. Zira batı medeniyetlerinin hemen her konuda doğudan ilerde oluşlarının tek sebebi, yüksek standartlardaki eğitim sistemleridir. Bilim, sanayi ve teknoloji, çok iyi eğitilmiş bireylerin inovasyonları sayesinde ilerlemekte ve sonuç olarak dünya ekonomik sistemine hükmeden devasa şirketler ortaya çıkmaktadır. Batının geçmişte Osmanlı’dan öğrendiği “teknoloji üstündür” mantığını bir süre için görmezden gelmiş olsak da son yıllarda bilim ve inovasyona yapılan yatırımlar sayesinde gelişim gözlemlenmektedir. Dünyanın en genç ve aslında bu yoğunluğa göre en iyi eğitilmiş nüfusuna sahip olarak potansiyelimiz bulunduğumuz seviyenin oldukça üzerindedir. Biz de Englishpark Dil Okulları olarak yüksek standartlara hizmet etmekten kıvanç duyuyor ve sistemimizde düzenli olarak bilimsel revizyonlar yapıyoruz.
